SAĞLIK





Kanserin Asıl Nedeni Bulundu!
Bu yazıyı okuduktan sonra çok daha İyi anlayacaksınız kanserin asıl sebebinin...
Hayatında hep şeker oldu.Çayı, kahveyi şekersiz içmedin.Kahvaltıya reçelsiz ve çikolatasız oturmadın.ÅŸifa ile görseller ile ilgili görsel sonucu
Beyaz pirinç ve ekmeğin şeker olduğunu unuttun.İçinde yüksek oranda fruktoz bulunan meyve sularını kiloyla içtin.
İçinde glukoz ve aspartam olan ürünler tükettin.Kolanın ve gazlı içeceklerin şeker ve zehir karışımı olduğunu bile bile içtin.Önce insülin direncin başladı sonra şeker hastası oldun ama durmadın.
Palm yağı, margarin ve trans yağ içeren ürünleri kullandın.tereyağı ve zeytinyağı tüketmedin ki organlarından biri iflas edene kadar bunları yedin.Paketlenmiş hazır sıvı ve katı tüm ürünlerdeki koruyucu kimyasalların seni kanser edeceğini önemsemedin. salçanı, makarnanı, turşunu hatta, limonu sıkıp limon suyunu bile kendin yapmadın.
Hazır almak kolayına geldi.Pazardan nohutunu, fasülyeni bile almadın, bunları konserve satın almak yemek basitti.Sentetik diş fırçasını bile ağzına soktun. oda yetmedi; bildiğimiz çamaşır deterjanının şeker ve naneyle karıştırılmış şekli olan diş macunu ile hayat boyu diş fırçaladın ve bunun bir kısmını yuttuğunu göz ardı ettin.Bal ve karbonatın dişlerini tartarlardan bile temizlediğini bilmedin ve dişleri de o macunlarla çürüttün.
Çamaşır deterjanının ve yumuşatıcının vücud ısısı ile deri tarafından emildiğini ve deri kanserinin en büyük nedeni olduğunu umursamadın.Çamaşırlarını borax ve karbonat karışımı ile yıkayıp yumuşatıcı gözüne elma sirkesi koyarak muhteşem bir temizlik elde edeceğini umursamadın.
Bulaşık makinesine deterjan ve parlatıcı koyduğunda, o deterjanı ve parlatıcıyı yediğini fark etmedin.Deterjan yerine karbonat, parlatıcı yerine sirke koyarak hem sağlıklı hemde tertemiz bulaşıkların olacağını önemsemedin.
Gidip içerisinde bin tane kimyasal zehir olan o sabunlarla her sabah yüzünü bedenini yıkadın.Her gün bu dahada iyi diye pazarlanan o şampuan duş jeli zehirleriyle saçını yıkadın.Evini arap sabunu gibi doğal yağlarla üretilmiş bir sabun yerine,temiz olsun diye çamaşır suyuyla sildin.O su buharlaştıkça soludun akciğer kanseri oldun.
Karıncaları, böcekleri, sinekleri; limon karbonat fesleğen acı biber vb doğal yollarla evinden uzak tutmadın.Bastın böcek zehrini, o ağır kimyasalları soludun ve eşyaların üzerinden ellerinle ağzına soktun.(o kadar kandırıldınki, böcek zehrine neden böcek ilacı dendiğini bile sormadın)
Yaşamını mahveden büyük şehirde egzost solumaya ve araba kullanmaya devam ettin.Resmen radyoaktif olan cep telefonunu kulağına 2 saat yapıştırdın. radyoaktif olan wifi vericisini evin içine soktun, radyoaktif olan alıcı bilgisayarıda kucağından indirmedin.
Doğal beslenmeyen hayvanları, sebzeleri, meyveleri ve tahılları yedin.Kandırıldın ve adına da “doğal beslenme” dedin.Yiyeceklerini cam ve toprak kaplarda saklamak ve pişirmek yerine çelik ve bilmediğin kaplamalar kaplı kaplarda pişirdin yedin.
En önemlisi mutfağının her yerine plastik, teflon ve alüminyum soktun ve çizildikçe onları yediğini unuttun.Denize lağım ve fabrika atıkları boşaltırken o denizden çıkan balığı yedin, midyeleri yedin.Fastfood un her aşamasının zehir ve ölümcül olduğu bas bas bağırılırken sen tepsi kadar pizzaları götürüyordun, 3 katlı burgerleri yuvarlıyordun.Evine naylon torba, naylon kıyafet, sentetik ayakkabılar terlikler soktun.Kıyafetlerinde sadece pamuk, bambu lifi, keten tercih etmedin.
Soba yı attın evine klima soktun. Sürekli üreyen mikropları soludunToprağa dokunmuyor ve stresten gülümsemeyi unutuyorsun.Ve sonuç açık;Sene 2017 Sokaktaki her 10 kişiden 3 ü kanser.E ne yapacağım deme bir yerlerden başla!
Lütfen bu haberi paylaşalım..




KANSER TARİH OLUYOR.
Nobel Ödüllü Doktordan KANSERE TARİHİ Çözüm!
Kanser tedavisinde yeni bir dönem başlatan Nobel ödüllü Alman doktor Robert Gorter, hastalarının vücut ısılarını yükselterek kanser hücrelerini öldürüyor. İstanbul ‘da Türk hastalarıyla biraraya gelen Gorter’ın tedavisi, artık tüm dünyada kabul gören bir yöntem. Cologne Tıp Merkezi Doktoru Robert Gorter tedavi yöntemi hakkında şunları söyledi: “Vücut ısısını 42-43 dereceye yükseltiyoruz. Hasta yüksek ısı makinesinin içine alınıyor böylece bağışıklık sistemi uyarılıyor. Ardından D hücreleri veriliyor. Bu hücreler basit bir iğne ile bazen daha etkili olması için damar yolu ile tümörlü alana veriliyor. Üç saatte bütün vücuda yayılıyor.” Nobel ödüllü Alman doktor Robert Gorter, bu tedaviyi ilk kendisinde denemiş. Robert Gorter; “40 sene önce bana da kanser teşhisi konmuştu. Vücut ısımı yükselterek tedavi uyguladım. Haftada 2 gün 42 derecelik sıcak suyun bulunduğu bir küvete giriyordum” diye konuştu. Tedavi, haftada iki seans olmak üzere 24 hafta uygulanıyor. Ancak bazı hastalar için 12 hafta da yeterli. Alman doktorun Türk hastaları da gördükleri tedaviden memnun. Cilt Kanseri Hastası; “Bir yıl boyunca kemoterapi aldım. İki ay boyunca radyoterapi aldım ama bunlardan hiçbir sonuç alınmadı. Bu tedaviye başladım. İki aydır bu tedaviyi alıyorum. İki ay sekiz haftalık bir sürede iki aşı oldu. Yararlarını gördüm” dedi. Meme Kanseri Hastası bir kişi ise; “Bu tedavi yöntemiyle tanıştım basın yoluyla öğrendim. Ben 4-4,5 ay kadar kaldım ama 4 aşıyı aldıktan sonra 1 -1 buçuk ay kadar tekrar Türkiye ‘ye dönüş yaptım”diye konuştu.
zerdeçal ile ilgili görseller ile ilgili görsel sonucuZERDEÇAL ile YUMURTA
Kansere karşı koruyan iltihap giderici zerdeçalı, özellikle tavuklu, yumurtalı ve ton balıklı yemeklerle beraber tükettiğinizde faydasını artırıyor. Bu şekilde bir çok hastalığa karşı koruyor.
Çok eski yıllardan bu yana şifa kaynağı olarak kullanılmakta olan zerdeçal; kolon kanseri, meme kanseri ile cilt kanserinin ve prostat kanserinin önlenmesinde önemli rol oynamaktadır. İçeriğinde yer alan kurkumin ayrıca kansere yakalanan kişilerde kanser hücrelerinin yayılmasını da geciktirmektedir.
İlerleyen yaş ile birlikte gelen bunama ve alzheimera yakalanma riskini büyük oranda azaltmaktadır. Antibakteriyel özelliği sayesinde haricen uygulanarak cilt üzerindeki yaraların tedavi edilmesinde etkilidir. Antioksidan etkisi sayesinde vücutta biriken zararlı maddelerin dışarı atılmasını sağlar. Kanı temizleyerek damar tıkanıklığını engeller. Kalp rahatsızlığı riskini azaltır.

YOĞURT ve KİMYON
Yoğurt ile kimyonu beraber tüketmek metabolizmayı hızlandırıyor. Kimyonu havuçla birlikte tüketmek ise vücudun direncini artırıyor.
Kimyon içerdiği demir minerali sebebiyle vücudun bağışıklık sistemini güçlendirir, vücuda enerji kazandırır. Vücuttaki besinlerin emilimini kolaylaştırır. Sindirim sistemini rahatlatarak kabızlık önlemesi de bu şifalı bitkinin faydalarından bazılarıdır.
Karaciğere faydalıdır. Astım, bronşit gibi solunum yolu hastalıklarının iyileşmesine yarar sağlar. Yüksek miktarda lif içerir. Unutkanlık yada dikkat dağınıklığına karşı iyi gelir. Yüksek demir içeriği nedeniyle kansızlık yani anemi hastalığı olanlara da fayda sağlar.
KARABİBER ile BAL
Toz karabiber ile bal ve soğanı karıştırarak macun yapılıp saça sürüldüğünde saç dökülmesine çare olduğunu, dökülen saçları geri çıkardığını göreceksiniz.
Karabiber zaten baharatlar içinde en fazla kullanılanlardan biridir. Tane şeklinde yada öğütülmüş olarak kullanılmasıyla beraber karabiberin faydaları da oldukça fazladır. Hazımsızlığı gidermesi, öksürük, ses kısıklığı, soğuk algınlığı için yarar sağlaması karabiberin faydaları arasındadır.
tarçın ve elma resmi ile ilgili görsel sonucuE
LMA ile TARÇIN
İnsülin direncini artıran tarçın ve elma karışımı, vücuttaki şeker ihtiyacını da bu şekilde azaltıyor.
Tarçın ayrıca kolesterolü düşürür. Şeker yani diyabet hastaları için faydalıdır. Kan şekeri ve kolesterol oranını dengeler. Lif, demir, kalsiyum gibi mineraller ve çeşitli tanenler içerir. Kalsiyum ve diğer mineralleri içermesi sebebiyle özellikle kolon kanserine karşı koruyucudur. Lösemi yani kan kanserine karşı da koruyucu etkisi vardır.
Vücut ısısını arttırarak enerji ve zindelik kazandırır. Sindirim sistemini düzenler ve hazımsızlığı giderir. Aynı zamanda ishale de fayda sağlar. Kalp krizi ve felç gibi rahatsızlıklara karşı koruma sağlar.
BİBERİYE ve TAHIL
Domates sosunuzu yada etinizi marine ederken biberiye mutlaka kullanın. Ayrıca kek ve tahıllı ekmeklerle birlikte kullanacağınız biberiye kronik rahatsızlıklara karşı koruma sağlıyor.
Biberiye ayrıca, Maryland Üniversitesi Tıp Merkezi’nde yapılan araştırmalara göre sindirim sistemini rahatlatır, hazımsızlığı önleyici etkisi vardır. Bağırsaklarda oluşan gazlara karşı, gazlardan dolayı oluşan burkulma yada sancılara karşı iyi gelir. Safra kesesine de yarar sağlar.
KIRMIZI BİBER – ET
Toz veya pul kırmızı biberi et ve balık marine ederken kullanırsanız metabolizma hızınızı artıracaktır.
Ayrıca yaşam enerjimizi yenileyen harika kırmızı renge sahip olan diğer sebze meyveler gibi kırmızı biber de çok güçlü antioksidanlara sahiptir.
Böylelikle vücudumuzda oluşan toksin maddelerin birikmesini engelleyerek bedenimizi kansere karşı bir zırh gibi korur. Daha fazlası, sindirim, solunum sistemimiz ve kalbimizle dosttur. Sindirim sistemimizin ana organlarından olan midemizdeki ekşimeleri azaltır.
Kanserin
Ölümü ve B17 Vitamin Eksikliği… Peki hangi gıdalarda B17 bulunur? Okuyalım, şifa niyetine paylaşalım…Günümüzde kanser hastalığına yakalanmış kişilerin sayısı artış göstermektedir. Ölüm riski oldukça yüksek olan kanserin hala tedavisi bulunamadı. Fakat B17 sayesinde bildiğimiz bütün tümörler yok oluyor!
Bu sizi olumsuz olarak etkilemesin. B17 hakkında yapılan son araştırmalara göre kanseri iyileştirebilen ve tüm kötü huylu hücreleri durdurabilen vitamin olduğu belirlendi.
B17 vitamini, zararlı hücreleri yok etmek ile kalmayıp kanserin ilerlemesini de engelliyor.
Labaratuar çalışmalarına göre B17 vitamininin kanser hücrelerine karşı oldukça zehirli olduğu söylenmiştir.
Bir çok kanser hastası B17 vitamini alarak hastalığı yenmeye çalıştıkları için,ilaç üretim firmaları bu durumdan pek de memnun değil. Amigdalin olarak da bilinen B17, kansere iyi geldiğini bilen ilaç firmaları bu durumu paylaşmamaya çalışıyor.
B17 Vitaminine günümüzde rahat bir şekilde ulaşabilirsiniz. Ulaştığınız da ilaçlar ile işiniz kalmayacaktır.
B17 VİTAMİNİ İÇEREN SEBZE VE MEYVELER
KAYISI ÇEKİRDEĞİ : B17 Vitamini ana meyvesinde çok fazla değil de asıl olarak çekirdeğinde bulunmaktadır. Kayısıdan çıkan çekirdek ve narenciye sınıfında olmayan elma,şeftali,kiraz,erik ve kuru erik gibi meyvelerin kendisinde ve çekirdeklerindede bulunmaktadır.
ÇİLEK, YABANMERSİNİ VE BÖĞÜRTEN GİBİ YEMİŞLERDE: Bir çok yemiş içerisinde B17 Vitaminini bulundurmaktadır. Sağlık Birimi Merkezi’nin önerilerine göre 1 porsiyon böğürtlen,kuşüzümü,ahududu ya da mürver ağacı dutunda 500mg b17 vitamini olabileceğini söyledi.
YEŞİL FİLİZLER VE YAPRAKLAR: Çoğu baklagil içeriklerinde B17 Vitamini vardır. Sağlık Birimi Merkezinin önerilerine göre Fasulye ve nohutta da ortalama 100 ile 500mg arası B17 vitamini vardır.
Sadece bunlar ile kalmayıp günümüzde en sık tüketilen mercimek,taze fasulye ve barbunya gibi diğer baklagiller grubunda olan besinlerde B17 tarafından oldukça zengindir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder